Bu büyük Mısır piramidi dünyanın yedi 

harikasından en eskisidir. Günümüzde 

hâlâ ayakta katabilmeyi başaran nadir 

eserlerden bîridir. Yapıldığı tarihte dünyanın 

en yüksek binası olma özelliğine sahipti. 

Bu özelliğini 4000 yıl boyunca korumuştur.

KRALİYET MEZARI

Keops Piramidi; Yunanlılarda Keops, Mısırlılarda ise Khufu olarak adlandırılan Mısır Firavunu tarafından yaptırılmış bir mezardı. Yapımı M.Ö. 2580 yılında tamamlanmıştır. Bu piramidin ardından Gize'de İki piramit daha yapılmıştır. Bunlar, Khufu'nun oğlu ve erkek torunu için yaptırılmış olan piramitlerdir. Khufu'nun piramidi, resimde görülen en büyük piramittir. Ortadaki piramit oğlunun piramididir ve yüksek bir zeminde bulunduğu için piramitlerin en uzunu gibi görünür.

PİRAMİDİN İNŞASI 

Bazı arkeologlar, Mısır'ın başkenti Kahire'nin güneyindeki Gize'de bulunan bu piramitlerin inşası sırasında 100 ooo kişinin 20 yıl boyunca çalıştığını öne sürmektedir. Tüm yapıda her bîri ortalama 2,5 ton ağırlığında toplam 2 milyon taş blok kullanılmıştır, işçiler bunları rampalar, silindirler ve kaldıraçlar kullanarak taşımış ve kireçli harç kullanmadan birleştirmiştir.

Piramidinin büyüklüğünün aksine,Khufu'nun bilinen tek figürü küçük fildişi bir heykeldir.

KİREÇTAŞI PIRILTISI

Yapının tümü tamamlandığında" bir dizi basamak şeklin'de göründüğü dikkati çekmiştir. Bunlar, yapıya pürüzsüz ve parlak bir görünüm veren kireçtaşı ile doldurulmuştur. Birbirlerine öylesine sıkı birleştirilmişlerdir ki bir bıçağın bile dışarıdaki blokların arasından itilmesi mümkün değildir. Yapı tamamlandığında yüksekliği 147 metreye ulaşmıştır. Ama dış kaplaması aşındığı için bugünkü yüksekliği 9 metre daha düşüktür. Günümüzde sadece Khufu'nun oğlunun piramidinin tepesinde kireçtaşı kaplamalara rastlanır. Keops Piramidi'nin taban kenarları yaklaşık 230 metredir. Yapı, yaklaşık olarak dokuz futbol sahasından daha da büyük bir alanı kaplamaktadır.

FİRAVUNUN GÖMÜLMESİ

Eski Mısırlılar, ölen bir kişinin ruhunun ölümünden sonra da yaşayacağını düşünerek bedeninin korunması gerektiğine inanırlardı. Ölülerin iç organlarını çıkarır, bedeni tuzlarla ovar ve keten bandajlara sararlardı. Böylece vücudu mumyalarlardı. Ölüler giysileri, yiyecekleri, mücevherleri ve ölümden sonraki hayatlarında gereksinim duyacakları diğer eşyalarla birlikte gömülürdü. Khufu'nun mumyalanmış bedeni piramidin içindeki mezar odasına yerleştirilmiştir.

Khufu'nun torununun bir heykeli.Mikerinos,üçüncü piramidi inşa ettiren kişidir.Kendisini tanrıçaların arasında görüyoruz. Bu heykelde,Khufu'nun oğlu kefren bir şahin görünümündeki Tanrı Horus tarafından korunmaktadır.

Bu tahta kayık,Keops Piramidi'nin yanındaki bir çukurda bulunmuştur.Monte edilen kayık günümüzde de görülebilir.Kayığın,Khufu'nun bedenini Nil Nehri'nin bir yanından diğer yanına taımakta kullanılan yada ruhunu cennete taşıdığına inanılan bir "Güneş Kayığı"olduğu sanılıyor.

Khufu'nun siyah granitten yapılmış lahiti,yani taştan tabutu.Büyük olasılıkla,içinde firavunun bedeninin yer aldığı tahta bir tabut bulunuyor.

Piramitlerim günümüzdeki görünümü.Etraflarını kaplayan kireçtaşı,Kahire'deki binaların yapımında kullanılmak üzere yüzyıllar önce kazınmıştır.

Piramitler taş bloklardan oluşan katlardan inşa edilmiştir.Her kat bir öncekinden daha küçüktür.Taşların,her biri katların yüksekliğinde yapılan büyük bir toprak rampadan sürüklenerek taşındığı sanılıyor.

Keops Piramidinin içinde ve altında,aralarında firavunun mezar odasının da bulunduğu odalara götüren geçitler vardır.
Kaynak: Doğan Egmont Yayıncılık - Milliyet Kardeş Dergisi. Biz bu dergiyi okurken çok eğlendik. Sizde okudunuz mu?