Okullarda eğitsel kolların yararına inanıyor musun?
Evet, güzel çalışmalar yapılıyor
Hiç bir yararı yok
Bazı kollar okul süresince çok aktifler
 
  
 
 
   
Özel Günler / İstiklal Marşı
 
Kabulü
 
Kurtuluş Savaşı’nın başladığı yıllarda, cephedeki askerlerimizi coşturacak, onların morallerini yükseltip ulusal duygularını güçlendirecek bir ulusal marşın hazırlanması düşüncesi, Genelkurmay Başkanı Albay İsmet (İnönü) Bey tarafından ortaya atıldı. Bunun üzerine Millî Eğitim Bakanlığı ödüllü bir yarışma açtı ve durumu tüm yurda duyurdu. Yarışmaya 724 şiir katıldı. Değerlendirme komisyonu şiirlerin tamamını inceledikten sonra altı tane şiir, ulusal marş olmaya uygun görülüp ayrıldı, ötekiler elendi. Ancak yapılan değerlendirmede bu altı şiirin de ulusal marş olma niteliği taşımadığı sonucuna varıldı.
amanın Millî Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver, ulusal marşı Mehmet Akif Ersoy’un yazmasını istiyordu. Oysa Mehmet Akif, uçunda para ödülü olduğu için yarışmaya katılmamıştı. Ulusal marş niteliği taşıyan bir şiirin bulunamaması üzerine dostları devreye sokularak Mehmet Akif ikna edilmeye çalışıldı. Sonunda para ödülünün kaldırıldığı konusunda güvence verilince Mehmet Akif, marşı yazmayı kabul etti.Daha önce ayrılan altı şiirle Mehmet Akif’in yazdığı şiir arasında yapılan değerlendirmede Akif’in şiiri birinci oldu.1 Mart 1921 günü Meclis’in yaptığı oturumda Hamdullah Suphi Tanrıöver, kürsüde şiiri okudu. Seçim için son sözün Meclis’e ait olduğunu belirtti.Nihayet 12 Mart 1921 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi yeniden toplandı.
Çeşitli konuşmalardan sonra, şiirin kabulü yönünde verilen önergeler kabul edildi ve Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı şiir "İstiklal Marşı" oldu. Meclis tarafından kabul edilen marşın artık bestelenmesi gerekiyordu. Açılan yarışmaya 22 beste katıldı. Bu bestelerin Meclis’te değerlendirilip birinin seçilmesi gerekiyordu. Oysa zamanın çetin koşulları yüzünden Meclis’in buna vakti yoktu. Bu nedenle uzun bir süre marşımız bestesiz kaldı.1930 yılında Cumhurbaşkanlığı Orkestra Şefi Osman Zeki Üngör’ün bestesi uygun görülüp kabul edildi.Böylece Türk ulusu, sözleri, anlamı ve bestesi bakımından dünyanın en büyük marşına, "İSTİKLAL MARŞI’na tam anlamıyla kavuşmuş oldu.